Bisikletin başlangıcı biraz belirsizdir. Bu alanda akademik çalışmalar yapanların bir araya geldiği Uluslararası Bisiklet Tarihi Konferansı dışında pek de net bir kaynak yoktur.
Teknoloji devrimi yapan ve insan aklının; ellerinin makinelerle birlikte çalışmasını sağlayan birkaç endüstri ülkesi, farklı iddialar ortaya atar.
Teknoloji devrimi yapan ve insan aklının; ellerinin makinelerle birlikte çalışmasını sağlayan birkaç endüstri ülkesi, farklı iddialar ortaya atar.
Almanya, Baron von Drais'in 1817'deki “Running Machine” (Koşan Makine) çalışmasının ilk bisiklet olduğunu iddia eder ki bu aslında bir prototipten ibarettir.
Fransızlara göre de Sivrac 1791'de ilk bisikleti icad etmiştir ancak bu “yönlendirilemeyen/dümensiz” bir araç olarak kalmıştır.
İngiltere'de ise gerçek anlamda bisiklet, 1885'te Rover Safety ile başlamıştır. İskoçlar bile yıllar öncesinde basit bir gövde ve krank aksamı ile bisiklete öncülük ettiklerini öne sürerler. Yani bu konuda tam bir uzlaşma yoktur.
Fransızlara göre de Sivrac 1791'de ilk bisikleti icad etmiştir ancak bu “yönlendirilemeyen/dümensiz” bir araç olarak kalmıştır.
İngiltere'de ise gerçek anlamda bisiklet, 1885'te Rover Safety ile başlamıştır. İskoçlar bile yıllar öncesinde basit bir gövde ve krank aksamı ile bisiklete öncülük ettiklerini öne sürerler. Yani bu konuda tam bir uzlaşma yoktur.
Derken 1974 senesine gelindiğinde İtalyan edebiyat tarihçisi Profesör Augusto Marinoni herkesin tekerine çomak sokar.
Marinoni, tüm dünyaya Leonardo da Vinci tarafından çizilmiş bisiklet taslaklarını gösterir. Çizimler, Leonardo'nun 1493 yılında kullandığı stüdyonun olduğu bölgede, koruyucu rulolara sarılmış olarak bulunmuştur. Askeri bir birliği, silahları ve araç gereçleri tasvir ettiği çizimlerin bir yerinde iki tekeri, selesi, pedal sistemi ve hatta tekere bağlı bir zincir sistemi olan komple bir bisiklet taslağı açıkça görülmektedir. Çizim, bugünkü bisikletlere çok benzemektedir.
Marinoni, tüm dünyaya Leonardo da Vinci tarafından çizilmiş bisiklet taslaklarını gösterir. Çizimler, Leonardo'nun 1493 yılında kullandığı stüdyonun olduğu bölgede, koruyucu rulolara sarılmış olarak bulunmuştur. Askeri bir birliği, silahları ve araç gereçleri tasvir ettiği çizimlerin bir yerinde iki tekeri, selesi, pedal sistemi ve hatta tekere bağlı bir zincir sistemi olan komple bir bisiklet taslağı açıkça görülmektedir. Çizim, bugünkü bisikletlere çok benzemektedir.
| İşte bu, gerçek bisikleti Sivrac, Drais, Starley ve diğer herkesten yaklaşık 300 yıl önce Leonardo da Vinci'nin keşfettiğinin kanıtıdır. Artık tartışmasız olan şey, "bisiklet" tam bir İtalyan'dır. |
Marinoni'ye göre çizimler, Roma yakınlarındaki Abbey-Grottaferalta'da Leonardo'nun işleri üzerine restorasyon çalışması yapan rahipler tarafından keşfedilmiştir. 16. yüzyıla ait olduğu düşünülen albümler, pek çok sayfası birbirine yapışmış halde bulunmuştur.Restorasyon yapan rahipler sayfaları özenle birbirinden ayırır. Olağan dışı nesnelerin ve henüz keşfedilmemiş bir teknolojiye ait cihazların arasında işte; bisiklet tam orada durmaktadır. Çizimler, 1974'te yayınlanan The Unknown Leonardo (Bilinmeyen Leonardo) çalışması ile tüm dünya çapında bilinir hale gelir.
Leonardo'nun mühendislik fikirleri, Rönesans teknolojisinin ilerisinde başka araçları da yansıtmaktadır. Bunların arasında bir helikopter, bir paraşüt, bir asansör taslağı, ahşap bir araba, portatif bir köprü ve dalış ekipmanları da yer almaktadır. Dünyayı değiştirecek bir vizyona sahip büyük bir mühendisin beyninin koridorlarında 1493'te beliren bisiklet, her yerde fanatikleri olan bir araç olur.
Leonardo'nun mühendislik fikirleri, Rönesans teknolojisinin ilerisinde başka araçları da yansıtmaktadır. Bunların arasında bir helikopter, bir paraşüt, bir asansör taslağı, ahşap bir araba, portatif bir köprü ve dalış ekipmanları da yer almaktadır. Dünyayı değiştirecek bir vizyona sahip büyük bir mühendisin beyninin koridorlarında 1493'te beliren bisiklet, her yerde fanatikleri olan bir araç olur.
Taslakların ortaya çıkarılması konusunda Marinoni'nin zamanlaması gerçekten iyidir. 1974’te OPEC, Yom Kippur Savaşı’nda İsrail’i desteklediği için ABD’ye petrol ambargosu uygular. Petrol krizi, bisiklet satışlarını bariz şekilde arttırır. Leonardo’nun çizimleri gazetelerde, bisiklet ve mühendislik dergilerinde tekrar tekrar yayınlanır. Bisiklet kısa sürede kabul gören ve tarihi olan bir şeye dönüşür.
Küçük bir sorun vardır. Çizim gerçek değildir. Hatta kasıtlı bir kandırmacadır. İtalya’yı bisiklet üzerinde söz sahibi yapmak için hazırlanmış ve Leonardo restorasyonu sırasında asıl çizimlere eklenmiş sahte bir çalışma. Ulaşım tarihi araştırmacısı Alman Dr.Hans-Erhard Lessing biraz dedektiflik çalışması sonunda çizimin sahte olduğunu kanıtlamıştır. Orijinal çizimde iki daire ve bazı çizgiler mevcuttur ve “bisiklete benzetme” eklemeleri bu figürler üzerine oturtulmuştur.
Bunu kimin yaptığını ise muhtemelen asla öğrenemeyeceğiz. Profesör Marinoni’nin gayet naïf ve iyi niyetli olduğunu düşünürsek kim bilir belki de rahiplerden biri bunu gerçekleştirmiştir. Kağıdı ışığa tutmuş, geometrik şekilleri görmüş ve “Hey, işte iki teker… Hatta bir de kadrosu var… Biraz da komponent… Bu bir bisiklet olabilir mi?.. Tanrım, eğer bu bir bisikletse… Bu bir mucize…” diyerek heyecanlanmış olabilir. Ancak orijinal sayfalarda iki yuvarlak ve anlamsız çizgilerden başka bir şey yoktur. Bisiklet ise, hiç yoktur.
Küçük bir sorun vardır. Çizim gerçek değildir. Hatta kasıtlı bir kandırmacadır. İtalya’yı bisiklet üzerinde söz sahibi yapmak için hazırlanmış ve Leonardo restorasyonu sırasında asıl çizimlere eklenmiş sahte bir çalışma. Ulaşım tarihi araştırmacısı Alman Dr.Hans-Erhard Lessing biraz dedektiflik çalışması sonunda çizimin sahte olduğunu kanıtlamıştır. Orijinal çizimde iki daire ve bazı çizgiler mevcuttur ve “bisiklete benzetme” eklemeleri bu figürler üzerine oturtulmuştur.
Bunu kimin yaptığını ise muhtemelen asla öğrenemeyeceğiz. Profesör Marinoni’nin gayet naïf ve iyi niyetli olduğunu düşünürsek kim bilir belki de rahiplerden biri bunu gerçekleştirmiştir. Kağıdı ışığa tutmuş, geometrik şekilleri görmüş ve “Hey, işte iki teker… Hatta bir de kadrosu var… Biraz da komponent… Bu bir bisiklet olabilir mi?.. Tanrım, eğer bu bir bisikletse… Bu bir mucize…” diyerek heyecanlanmış olabilir. Ancak orijinal sayfalarda iki yuvarlak ve anlamsız çizgilerden başka bir şey yoktur. Bisiklet ise, hiç yoktur.
Bu anlaşılınca hayal kırıklığı çok büyük olur. Neredeyse, Giro d’Italia’yı üç yıl hiç bir İtalyan’ın kazanamaması kadar büyük bir hayal kırıklığı. Veya yedi yıldır Tour de France’da İtalyanlar’ın başarılı olamaması kadar büyük bir hayal kırıklığı. Robert Penn'in It’s All About The Bike adlı kitabından Çeviren / derleyen: Sertaç Kasaplar (Bas Pedala) |